top of page
Yazarın fotoğrafıMehmet ERDEM

ÇİZGİLİ PİJAMALI ÇOCUK


Çizgili Pijamalı Çocuk (2008) İngiliz yazar John Boyne’un harika kitabının sinema uyarlaması. Kitabın filmden daha etkileyici olduğunu söyleyerek herkesin okumasını önereyim. Her koleksiyoncuların arşivinde bulunması gereken, etkili bir dönem filmi. Az bütçeyle ve tanınmamış oyuncularla yapılmış olmasına rağmen oldukça başarılı bir yapıt. İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanya’sında etrafında olup bitenlere bir anlam veremeyen bir çocuğun, her şeyi bir oyunmuş gibi algılayan saflığını anlatan gerçekten etkili bir eser. Savaşları çocukların gözünden izlemek isteyenler için iyi bir yapıt. Bir Yahudi çocuğu ile bir Nazi subayının çocuğunun gözünden ve arkadaşlığı üzerinden bir 2.Dünya Savaşı filmi.


İkinci Dünya Savaşını ve Nazilerin Yahudilere yönelik soykırımını anlatan çok film izledim ve bazıları beni çok etkiledi. Schindler’ in Listesi, Hayat Güzeldir ve Piyanist filmleri kadar olmasa da etkileyici bir film. Ama savaşın iki tarafından iki çocuğun arkadaşlığı üzerinden farklı bir bakış açısı sunuyor. Savaş filmlerinde hep kahramanlık hikâyeleri izleriz. Savaştan en çok zarar gören çocukların yaşadıkları belki de savaşın en karanlık yüzüdür. Bu karanlık yüzü çok iyi anlatan bir yapım.

Bruno adındaki bir çocuğun gözünden anlatılan bir arkadaşlık hikâyesi. Babası üst rütbeli bir asker olan Bruno ve ailesi, babasının görevinden dolayı Yahudi kamp alanlarının olduğu bölgeye taşınmak zorunda kalırlar. Burası 1.5 milyon Yahudi'nin öldürüldüğü ünlü Auschwitz toplama ve yok etme kampının bitişiğindedir. Bruno için yapılması gereken ilk iş arkadaş bulmaktır. Ne kadar çok arkadaş bulmak istese de arkadaş bulamaz çünkü evleri askerlerle korunduğundan bahçeden dışarı çıkmasına izin verilmez. Bruno pes etmez ve odasının penceresinden görünen çiftliğe gitmek için gizli bir kaçış yeri bularak keşfe çıkar. Her şey de bu kesifle başlar. Aslında çiftlik sandığı yer kendisinden gizli tutulmaya çalışılan Yahudi kamp alanıdır. Kamp alanına gittiğinde tellerin arkasından konuşabileceği bir arkadaş bulur. Çocuk masumiyetiyle tellerin, hayvanlar girmesin diye yapıldığını düşünen Bruno mahkûmlara giydirilen kıyafetin de pijama olduğunu zanneder. Arkadaşının neden tellerin arkasında olduğuna ve neden çıkamadığına bir anlam veremez. Oğlunun tellerin ardında yaşananlarla ilgili gerçeği öğreneceğinden kaygılanan anne oğlunu bu arkadaşlıktan korumaya çalışsa da başaramaz. Bruno sık sık arkadaşını ziyaret eder ve aralarındaki dikenli tellere rağmen birlikte oyun oynamaya başlarlar.

Biri kampın güçlüler tarafında, diğeri mazlumlar tarafında olan bu iki çocuk arasında önyargılardan uzak gelişen bu yasak dostluğun beklenmedik ve sarsıcı sonuçları olacaktır. İdeolojilerin çocukları nasıl zehirlediklerine dair filmde verilen ayrıntılar da dikkat çekici. Oyuncular çok tanınmış olmamalarına rağmen iyi bir performans sergiliyorlar. Ailece sıkılmadan izleneceğini düşündüğüm filmi tavsiye ederim.

478 görüntüleme

Comments


Yazı: Blog2_Post
bottom of page