top of page

İNSANLARIN KÖTÜLÜKLERİ VE ALLAH

  • Yazarın fotoğrafı: Mehmet ERDEM
    Mehmet ERDEM
  • 25 Kas 2022
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 1 Haz 2023

Allah insanları kendisine ibadet etsinler diye yaratmış ve kötülüklerden, çirkin söz ve davranışlardan, azgınlıklardan uzak durmasını emretmiş, buna uymayanları şiddetli bir azapla cezalandıracağını buyurmuş ve yüz binden fazla peygamber göndererek insanları uyarmıştır. Ancak bu emirleri dinlemeyip hiçe sayan insanlar, elbette yaptıklarının cezasını çekecektir.

Allah’ın isim ve sıfatları insanların iyilik ve kötülüğe eğilimini gerektirir. Affedicilik, affedilecek suç ve günahı gerektirdiği gibi adalet de iyi ile kötü arasında doğru hüküm verilmesini ve herkese hakkının verilmesini gerektirir. Ancak bu, kötülükleri Allah'ın yaptığı anlamına gelmez. Allah'ın bu kötülükleri onayladığı soncu da çıkmaz.

İnsana irade verilmesi onu kötülük işlemeye teşvik değildir. İşlediği kötülüklerin sebebi ve sorumlusu da Allah değildir. Bıçakçı bıçağı meyve ve sebze kesmek gibi faydalı işlerde kullanmamız için üretiyor. Birisi o bıçakla adam öldürürse bu durumda bıçakçı kötü olmaz. Bıçağı kötüye kullanan adam kötüdür.

Allah'ın kötülüklere anında ve doğrudan engel olmaması, imtihan dünyasında olmamızdandır. Bu dünya bir imtihan salonudur ve yanlış yapana da doğru yapana da izin verilmiştir. Eğer yanlış yapanlara hemen müdahale olsaydı imtihan olmazdı. Sevap işleyenlerin başına güller saçılsaydı ve günah işleyenlerin başına da ateşler yağdırılsaydı bu dünya bir imtihan alanı olmaktan çıkardı. Kötülükler insanın özgür iradesiyle insan eliyle olmaktadır. Allah’ın müdahalesi doğrudan, sürekli ve kalıcı olsaydı Allah’ın yokluğu ileri sürülemezdi, inkâr eden olmazdı. Ayrıca her bizi gözetleyen birinin var olduğunu duyu organlarımızla bilirdik. Bu yüzden kimse kötülük yapmaz ve iyiyle-kötü ortaya çıkmamış olurdu. İyiliği değerli kılan, kötülük yapma imkânı olmasına rağmen kötülüğün değil de iyiliğin tercih edilmesidir. İyi ve kötü insanların tespiti için Allah doğrudan, sürekli ve kalıcı müdahalede bulunmamalıdır.

Ayrıca Allah, her şeyden haberdardır ve hiçbir şeyi görmezden gelmez. Ancak kötülük yapanları hemen cezalandırmaz, onlara tevbe etmeleri ve kendilerini düzeltmeleri için süre verir.

Mağdurlara ve musibetzedelere gelince; bu musibet sonuç itibariyle o insan hakkında rahmet olacaktır. Eğer günahları varsa onlara kefaret olacaktır. Günahı yoksa gelecekte işleyeceği günahlara kefaret olacaktır. Ayrıca başına gelen bu musibet belki de onun cennete gitmesine vesile olacaktır. Yani Allah, o musibete uğrayan kuluna rahmetiyle muamele edecek, vereceği mükâfatlar o musibeti hiçe indirecektir.

Kişi uğradığı musibeti elinden geldiğince düzeltmeye çalışmalı, uğradığı haksızlığı ilgili mercilere şikâyet etmeli, zalimlerle mücadele etmelidir. Allah’a iman haksızlıklara sessiz kalmak değil, elinden gelen karşılığı vermektir. Ancak Allah’a ve ahirete iman, insana her tür kötülüğe, haksızlığa ve musibete karşı dayanma gücü, ümit ve adalet duygusu kazandırmaktadır. Bu da insanı sabırlı, dayanıklı, azimli, mücadeleci, ümitvar ve iyimser yapar.

Son Yazılar

Hepsini Gör
ALLAH BİZİ NEDEN YARATTI

SORU:   Allah gibi sonsuz sıfatlara sahip bir varlık daha evrende samanyolu galaksisi bile atom tanesi bile değilken neden beni yaratma...

 
 
KUR’AN MEALİ-ÇEVİRİ

Allah kelamı olan Kur’an-ı Kerim mu‘ciz bir kitaptır. Yani kendisini tam olarak anlamak ve anlatmaktan muhatabı âciz bırakan mûcizevî bir...

 
 
ORTAOKUL ARAPÇA GÜNCELLEME

İHO/Ortaokul Arapça (5-8) sayfalarında önemli güncellemeler yapıldı. Sunular, Ünite Testleri, Etkinlik Kitapları, Videolar, Ders...

 
 
Yazı: Blog2_Post
Sitede yer alan içerikleri ticari olmayan amaçlar için kullanabilir, paylaşabilirsiniz.
Kazanç sağlayacak her tür kullanım için izin alınmalıdır.
  • Facebook
  • Twitter
  • LinkedIn
  • Instagram

©2021, mehmeterdem tarafından Wix.com ile kurulmuştur.

bottom of page